31 Aralık 2008 Çarşamba

Tebrikler,Yepyeni,Gıcır Gıcır 2009 Model Bir Yeni Yılımız Oldu.


Yeni yıl yeni yıl yeni yıl herkese kutlu olsun, yeni yıl yeni yıl yeni yıl herkese mutlu olsun.Evet bir yılın daha arkasından daha el sallarken buruk bir sevinç kaplıyor içimi.Neden mi?(İzliyoruz)
ta ta ta taa şaka yapmaya çalıştım ama olmadı...Buruk bir sevinç demiştim nedenini de açıklayayım; önce sevincin buruk bir tarafını açıklayayım;en nihayetinde bir yaş daha geçti,bir yıl daha geçti ve bir yaş daha büyüdük;şimdi de sevincin sevinç tarafını açıklıyorum;yepyeni,2009 model,gıcır gıcır bir yeni yılımız oldu.Yeni yıl bizlere ne getirir bilemeyiz.Ama inşallah güzel şeyler getirirde bir sonraki yıla da 'yeni yıl yeni yıl yeni yıl herkese mutlu olsun' diyerek girebilelim.Güzel bir şey tabii yeni bir yıla girmek;yeni umutlar,yeni ufuklar...(Ne kadar çok 'yeni' kullandım)
Sözün kısası hepimizin;

Yeni yılı kutlu olsun.

Hepimizin;

Yeni yılı mutlu olsun.

(Şunu da unutmadan söyleyeyim ki herkes bizim gibi yeni yıla mutlu giremiyor,tıpkı Gazze gibi onlara da bir umut ışığı verebilmek için kampanyalar başlatın,bireysel ve toplumsal olarak yardımlarda bulunun,kendinizi sevmiyorsanız,en yakın en küçük kardeilerimizi düşünün,Bir tek ben ne yapabilirim ki demeyin herkesin 'mutlaka' yapabileceği bir şey vardır...)

28 Aralık 2008 Pazar

Sagopa Kajmer-Pessimis EP.5-Kör Cerrah ve Kolera-Kolostrofobi


Evet evet evvet sonunda çıktı...Bir haftadır beklediğim Sagopa Kajmer-Pessimist EP.5 çıktı.Pessimist EP serisinin 5'ncisi.Bunun yanında Kolera Kolostrofobi de çıktı.Mutluyum yani:)Güzel şarkılar ama önce bir sindirmem lazım o da zamanla olacak.Neyse ben EP.lerin linklerini vereyim de dinleyin bir güzel.Zaten ikisinide indirmek isterseniz diye tek bir linkten indirme seçeneği koymuşlar,uğraşmıyorsunuz, hoş olmuş tabii.Direk melankolia'nın adresinden indirebiliyorsunuz ama ben yine de bir bağlantı ekleyeyim...

Sagopa Kajmer-Kör Cerrah ve Kolera-Kolostrofobi

6 Aralık 2008 Cumartesi

İyi ki doğdun anneeeee:)


Bugün 6 Aralık 2008 Cumartesi;
Yani annemin doğum günü....
Buradan kendisine bütün iyi dileklerimi iletiyorum....
İyi ki doğdun anneeeeee:)

2 Kasım 2008 Pazar

Görüyon mu Çocuğu Breakdance yapıyor!

Çocuk 6 yaşında ama breakdance yapıyor yaani...:P
Helal Olsun...




31 Ekim 2008 Cuma

U.L.A.Ş - Nüans



Uzun bir aradan sonra yeni ve bildiğim kadarıyla son underground albümünü olan ''Nüans''ı çıkaran U.L.A.Ş bu albümü dinleyicilerine sundu...

Kişisel yorumum ise;bence U.LA.Ş'ın bir önceki albümü ''UNDERollü Albüm'' çok daha güzeldi...Ama kesinlikle ki bu albüm kötü demiyorum.Böyle bir şeye de hakkım yok zaten...Ortada çok büyük bir emek var...U.L.A.Ş yine her zaman ki U.L.A.Ş ses tonu falan gayet hoş -her zaman ki gibi- bu albüm de birkaç şarkı lirikalite tarafından zayıf olmuş -bence- Bununla beraber çok severek dinlediğim şarkılarda var tabi ki...Mesela '' '96 '' şarkısını yeniden yorumlamış Pit10'la ve gayet de hoş olmuş.Ben beğendim.Mark.A'da çok başarlı...Sonuç olarak dinlenmesi gereken çok güzel bir albüm olmuş...U.L.A.Ş'ın başarılarının devamını dilerim...

Albümün Şarkı Listesi:

01. Onlar Öyle İstedi
02. 8F'den Ozi
03. Dostum Benim B.A.N.
04. Tükendik Netekim
05. Güneşe Akın Başlayacak
06. Seni Affetmem
07. 17 Yaşım feat. Yuken
08. Öagh Hain feat. Emre Baransel
09. Akıllı Adamdır Benim Babam! (Mark.A Biyografi)
10. Mark.A
11. Ver Kondom
12. Behçet'in Öyküsü (Remiks)
13. '96 feat. Pit10 (Remix)
Bonus. Ben Sizin Farkınızdayım


Dipnot:Unutmadan da söylemek isterim,albüm kapağının tasarımı da çok güzel olmuş...


10 Ekim 2008 Cuma

Yunus Emre-'Süper Kahraman'

Yaptığı bazı düet albümler dışında sesi fazla duyulmayan Yunus Emre (adaş:) uzun aradan sonra Süper Kahraman albümüyle karşımızda...Albüm gayet hoş olmuş.Aslında biraz daha erken çıkartılacaktı ama Yunus Emre'nin rahatsızlıklarından dolayı ertelenen albüm bugün çıktı.14 parça olacak şekilde düşünülen albüm Yunus Emre'nin rahatsızlığından dolayı 7 parçayla kaldı. Albümdeki parça sayısı dinleyenler tarafından az bulunsa da yine de dinleyenleri fazlasıyla tatmin etmiş görünüyor.


Albümde, çıkış parçası olan "Süper Kahraman" yanında 3 yeni şarkı, piyasaya çıkmamış 1 eski şarkı, 3 adet düet çalışma ve 1 adet de çıkış parçasının enstrümantal versiyonu bulunmakta.
'Süper Kahraman' gerçektende dinlenesi bir albüm.Ben beğendim.Dinlemenizi öneririm:)
Yunus Emre-Süper Kahraman şarkı listesi;
01. Intro
02. Süper Kahraman
03. Sarhoş Müziği Değil

04. Yaptığımın Önemi Yok!

Bonus Parçalar:01. Jack Ass feat. Frekans
02. Sür Bakalım feat. Pit10 & Byan Za
03. Her Hareket feat. Xir
04. Süper Kahraman (Instrumental)



8 Ekim 2008 Çarşamba

Ergonomik Fare(Mouse);El,Bel ve Boyun Ağrılarına Son:)

Bilgisayarınızı kullanırken fare nedeniyle bileklerinizde, omuz, kol veya boynunuzda oluşan ağrılara karşı ortopedik bir fare üretildi(Hadi bakalım:)

Uzun süre bilgisayar kullananların çağımızın hastalıklarından bilek, boyun ve kol ağrılarıyla boğuştuğunu duymuşsunuzdur(Tabi ki de başta da ben olmak üzere:). Çoğu zaman hatalı kullanımlardan kaynaklanan bu hastalıklara bazen donanımlar da neden olabiliyor(Tamam eee ne yapacağız o zaman?). Handshoe Mouse adlı ürün bu soruna çözüm üreten ortopedik bir fare(vauuvv). Elinizin kas yapısına uygun ve fazla baskı uygulamayacak şekilde tasarlanan Handshoe Mouse, olası sakatlık ve hastalıkların da önüne geçiyor(İnşallah:)(Olleeeyyy:).

Ergonomik tasarımının Hollanda'daki iki üniversitenin yardımıyla gerçekleştirildiği ürün kol, boyun, el ve bilek bölgelerinde oluşan hasarlar ve sinirlerin yıpranmasıyla ilgili sıkıntıları da en alt seviyeye çekiyor. Küçük, orta ve büyük boylarda hazırlanan fare, şeffaf, beyaz ve siyah olmak üzere üç renkte satılıyor. 800 dpi'lik ürünün satış fiyatı ise 120 Euro(Yarn bir gün ele düşer, ucuzlar bunlar, alırız o zaman bir tane bizde:).

7 Ekim 2008 Salı

Veee...Sonunda 3000 Gösterime de Ulaştık:)


Evet evet şu saatler itibariyle 3000 tekil hitimize ulaşmış durumdayız ki hatta 3002 gösterim olmuş durumdayız.Evet evet yanlış duymadınız:)İnşallah nice 3002'lere ulaşabiliriz.Bir de şunu merak ediyorum beni sürekli okuyanınız var mı?Varsanız belli edin canım
biraz aaa:)Bir de şunu söylemeliyim,yorum bırakın kardeşim Allah Allah ondan sonra adam okumuş mu okumamış mı,beğenmiş mi beğenmemiş mi anlayamıyorum...Lütfen bu konuda da biraz özen gösterelim:)Bir sonraki hep birlikte 10000'lere yazılarımızda görüşmek üzere:)Kendinize iyi bakın...:)

5 Ekim 2008 Pazar

Logonuzu Tasarlayayım

Arkadaşlar karar verdim kısa bir süre için logolarınızı yapacağım...Bana istediğiniz figürü,boyutlarını(bazen boyutlarını ayarlayamayabilirim),ne için yapılacağını söyleyin ben de size yapayım...Benim,blogun en altındaki logomu beğendiyseniz isteklerinizi söyleyebilirsiniz...

30 Eylül 2008 Salı

Bayramınız Kutlu Olsun

Bayramınız Kutlu Mutlu Umutlu ve Yine Kutlu Mutlu Umutlu olsun...
Ayrıca Hz.Mevlana'nın da doğum günüymüş bugün...
Onun da doğum günü kutlu olsun...:)

29 Eylül 2008 Pazartesi

Türkçe Blogger Teması

Arkadaşlar,şu sıralar can sıkıntısından tema Türkçeleştirmek istiyorum.Ama içim rahat değil...Türkçeleştirmek bir temayı telif haklarına aykırı mı yoksa değil mi diye...Başka bir düşüncem de eğer böyle birşey yaparsam ilgi gösterir misiniz?...
Şöyle bir şey de yapabiliriz;siz Türkçe olmasını istediğiniz temayı söylersiniz ben de Türkçeleştiririm.Böyle de olabilir.Bu konudaki düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız sevinirim:)

Arifeniz mutlu olsun...:)

26 Eylül 2008 Cuma

Sagopa Kajmer'e Oy Verin...


Sagopa Kajmer sevdiğimiz bir abimiz...:)Ona bu güzel organizasyonda destek olmak için oy verin...:)
Darısı Kolera ablamızın başına...:)
Oy vermek için aşağıda vereceğim bağlantıda 'Türk Sanatçı' başlığı altındaki Sagopa Kajmer'e tıklamanız yeterli...Diğer yarışmacılara da başarılar diliyorum...

Sagopa Kajmer'e oy vermek için:http://ema.mtv.com.tr/vote/


Kadir Geceniz Kutlu Olsun...:)

24 Eylül 2008 Çarşamba

Süper Vidyo#1

Umut Sarıkaya'nın Uykusuz dergisindeki kendi köşesine çizdiği 'Mutsuzluk' ibaresi altındaki karikatürlerden mutsuzluk tasvirlerini çok güzel bir animasyona dönüştürerek hoş bir çalışma elde eden Cihan Arıcı'yı tebrik ediyorum...
Ve vidyoyu sizlere sunuyorum:)

23 Eylül 2008 Salı

Ollleeyyy Creative ZEN Mozaic geliyor:):):)

Sıradışı tasarımıyla dikkatleri üzerine çeken ZEN Mozaik Ekim sonu gibi Türkiye’de satışa sunulacak.

1,8inç’lik TFT LCD ekrana sahip ZEN Mozaic’in 2 GB’lık kapasitesi ile binlerce fotoğraf, müzik ve videoyu yanınızda taşıyabilir ve böylece gittiğiniz her yerde, seyahatlerinizde veya tatillerinizde eğlencenizi yanınızda götürebilirsiniz.

Olleey olleeeyyy...Nihayet Türkiye'mize de geliyor...Ama buradaki fiyatı ne olur bilinmez...Tayvan'da mı başka bir yerde mi ne (Türkiye olmayan herhangi bir yer) 2gb. ya da 4gb. 75 dolardan satışa sunulmuştu...55 dolara da vardı herhalde...Ben de creative kullanıyorum...Gayet güzel hoş aletler...Dayanıklı da...Ben 4 senedir kullanıyorum ve hala mp3 çalar durumda:P

Şık ve zarif yapısıyla da dikkatleri üzerine çekiyor...İnşallah ülkemizde de makul bir fiyattan satışa sunarlar...

Kaynak

22 Eylül 2008 Pazartesi

Büyük Deney Yalan Oldu!


Nooldu?Büyük Hidron Çarpıştırıcısına?
Cern'in g*tü yemeyince helyum kaçağı oluştu.Neden acaba?Tam da büyük çarpıştırmaya haftalar kala...(Yanlış anlaşılmasın çarpıştırılmanın büyük taraftarıydım...)Ama böyle gereksiz mazaretler... olmuyor...cık cık...sana hiç yakışmıyor Cern:P Olm korkuyorsan adam gibi söyle;abi ben bir hata yaptım işin gerçek boyutu çok pismiş...Şimdi o kadar da para gömdük o yeri kazıp da malzameleri almaya... söyleyemiyorum da kapatalım makineyi g*tüm yemiyor diye...ama yok illa helyum gazı kaçağı oldu...2 ay bekleyelim ,2 ay sonra bir daha açalım de...
sen söyle biz anlayışla karşılamaya çalışalım!Adam ol yoksa kapatırım elementleri haaa*


*bkz.G.O.R.A bilmem kaçıncı saniye...ama 1.cd deydi herhalde:P

HaHahAHhaHaha - 2

Yiğit Abi Saygılar...:)

20 Eylül 2008 Cumartesi

Vaauvv...Süper Bi'şey Lan!


WD, yeni My Passport Elite ve My Passport Essential taşınabilir sürücüleri ile yarım terabaytı her yere yanınızda kolayca götürebilmenizi sağlıyor...
Hareket halindeki tüketiciler için, taşınabilir depolama çözümleri sunan WD, 500 GB kapasiteyi kolaylıkla avucunuzun içinde taşımak için tasarlanmış, yarım terabayt müzik, video ya da fotoğraf depolamayı sağlayan, yeni My Passport Taşınabilir USB Sürücüleri’ni sunuyor.

Ağırlığı 200 gramdan hafif ve günlük kullanımın zorluklarıyla başa çıkabilecek şekilde tasarlanmış, yeni 500 GB kapasiteli My Passport taşınabilir sürücüler, kolay taşınabilirlik için cebe ya da sırt çantasına girebilecek kadar küçük boyutlarda.

Önerilen Perakende Satış Fiyatları:


My Passport Taşınabilir USB Sürücüsü 400 GB için 179.99 USD + KDV
My Passport Taşınabilir USB Sürücüsü 500 GB için 219.99 USD + KDV

Hocam duydun mu olayı...Süper birşey lan!Bundan bir tane alsan sana ömür boyu gider herhalde...Bir de bunlar da şu usb'lerin kaderini paylaşsa ya...Ele düşseler...Çok güzel aletler...Böyle şeylere nedense çok ilgim var...Neyse Allah herkese bir tane nasip etsin...Ne diyelim:P

Kaynak

15 Eylül 2008 Pazartesi

Tarihin En Çılgın Deneyleri

Bilim tarihinde uçuk kaçık şeyler hep olmuştur.Ve olur da herhalde...İşte şu ana kadar en ilginç olan deneyleri New Scientist dergisi toplamış...Bunların hepsini yazmak isterdim ama...8,9 tane var...Onların linklerini veririm oradan bakarsınız;)O deneylerin bana göre enteresanlarını seçtim ve ekledim;

Frankeştayn'ın köpekleri

1954'te Sovyet cerrah Vladimir Demikhov bir köpek yavrusunun başını, ön ayaklarıyla birlikte bir Alman Kurt köpeğine naklederek çift başlı köpek elde etti. Her iki baş da ayrı ayrı süt içebiliyor hatta birbirlerinin kulaklarını ısırabiliyordu. Köpekler bir aydan az yaşadı.




Ölüleri canlandırmak


Robert Cornish 1930'larda tahtıravalliye benzer bir düzenek kullanarak ölü hayvanları canlandırmaya kalkıştı. Yeni ölen bazı köpeklerin damarlarına adrenalin ve anti-pıhtılaştırıcılar enjekte etti. Bazı denekler bir süreliğine ağır beyin hasarı ve körlükle hayata döndü.


Başka çılgın deneyler...

14 Eylül 2008 Pazar

Alın Size Ece'yi Seviyoruz(İyi ki Doğdun Ece:)












Evet benim bir başka ve ortak blogum , ısrarlara dayanamayıp açılmış bir blogda denilebilir...:DNeyse işte Ece Hanım'ın adına açılan bir blog...
İşte o hanımın bugün doğum günüydü...:)İiyi doğdun Ece...
Alın size Ece'yi seviyoruz...:D
Blogun adresi:

http://eceyiseviyoruz.blogspot.com/

10 Eylül 2008 Çarşamba

Uzayda Yaşayabilen Tek Canlı














"Deniz ayısı" olarak da bilinen boyu en fazla iki milimetreyi geçmeyen 8 ayaklı omurgasız minik hayvancık "Tardigradlar", uzay boşluğunda ve radyasyonunda hayatta kalmayı başardı.

Yaklaşık bir yıl önce yapılan ve sonuçları dünkü Current Biology dergisinde yayımlanan araştırmada, ilk kez bir hayvanın uzay boşluğunda böyle bir
denemeye tabi tutulduğunun altını çizen bilim adamları, geçen Eylülde bir Rus Soyuz füzesiyle fırlatılan Avrupa uzay aracı FOTON-M3'teki tardigradların 270 kilometre irtifada uzay boşluğuna bırakıldıklarını belirttiler''

Anlamadığım nokta şu,o 2 mm.yi bile geçemeyen canlı orada yaşamış yaşamamış bize ne..tamam bizim için şu açıdan yararlı olabilir,sonuçta bir canlının uzayda yaşayabildiğini gördük...ama sadece o orada yaşayabiliyor...bize ne yaradığını merak ettim...

O canlının resimleri için buradan...

Haberin devamı için de buradan...

devam ediniz...

2 Eylül 2008 Salı

Michael Jackson-Thriller (Böyle Bir Klip Bir Daha Ne Çekilmiştir Ne Çekilmemiştir:))


Thriller

Olm adamlar bildiğin kısa film çekmişler lan klip ayağına...Süper bir klip olmuş.Tabi tee ne zamanındır bu klip ama şimdi izledim biliyordum varlığını ama kısmet bugüneymiş...Ben de sizlerle paylaşmak istedim...Klibin daha kısası var...2,3 dakikalığı falan ama bu daha güzel...
Michael Jackson burada bildiğin psikopatı oynamış...Kız iyi dayanıklıymış yani akıl sağlığını falan bozmuyor...Adam bir bakıyorsun normal adam bir bakıyorsun zombi...Michael Abi sende ki de ne kıvraklıkmış be abi..Süpersin:) Ama maskeler,kostümler,danslar bir harika,mükemmel hepsi... Tabi burada John Landis'i de kutlamak gerek çok çok iyi bir iş bırakmış...Parçanın daha güzelini izleyebilirseniz izleyin,hafif karanlıksanki ama iş icabı böyle olması gerekiyor da olabilir... İzleyin,görün yorumlarınızı paylaşın:)

Keyifli İzlemeler...

31 Ağustos 2008 Pazar

O Ne Lan! Adam Gözüne Dövme Yaptırmış...


''Toronto`lu bir adam dünyanın ilk göz küresi dövmesini yaptırarak, gözünün beyaz kısmını maviye çevirdi. Kornea dövmesi göz doktorları tarafından gözünde travma olan hastalara yapılan bir işlem, ancak bu yöntem ilk defa sağlıklı bir göze uygulanıyor.''

Bu da oldu sonunda.Adamlar ne yapacağını şaşırdı.Aklıma en son gelen şey olmaya bile aday değil bu düşünce...Düşünsenize gözünüze dövme yapıldığını ıyy...İşte bunlar çok parası olan herşeyi istediği an elde eden insanların,farklı arayışlar içinde olmasından doğan şeyler...Düşünsenize gözünüze dövme yapılıyor...Sonra hoşlanmadınız ya da sıkıldınız,artık lazer yaptırırsınız:P Farklı bir dövme türü tabi ama gereksiz...Neyse bakalım daha neler göreceğiz...

Annemden Anektodlar 2

Annem babamla tartışırken;

Babam:

-Allah akıl dağıtırken sen neredeydin kadın?

demesi üzerine annemin cevabı süperdi;

-Nerede olacağım o sırada seninle evleniyordum...

Bu laf üzerine babam diyecek birşey bulamayınca koptuğumuz andır demek düştü bize....

30 Ağustos 2008 Cumartesi

Frekans-İlkbahar İntiharları


''Farklı tarzı ve sınır tanımayan yelpazesiyle Türkçe Rap'in önemli isimlerinden biri haline gelen Frekans, "İlkbahar İntiharları" isimli solo albümünü tamamladı. On yedi parçadan oluşan albüm şimdiye dek çıkan Türkçe Rap albümlerinde alışık olduğumuzdan çok farklı bir sound harmanına sahip. Triphop, Minimal, Ambient, Nu Metal, Rapcore gibi tarzları tek bir albümde birleştiren Frekans'a albümde eşlik eden isimler: Yunus Emre, Gözde Erdoğan, Serkan, Şeyda ve Fırat. Albümde dikkati çeken başka bir olay ise birçok parçada canlı enstruman kullanılmış olması. Albümün altyapıları ise büyük bölümü Frekans olmak üzere Oxxe ve Lostdreamer'a ait. Keyifli dinlemeler...''

Albümün tanıtımı böyle geçiyor,albümün içinde,siz de görürsünüz indirince zaten.Ben de farklı birşey yazmadım.Yazsamda bunları geveleyecektim... O yüzden fazla uzatmadan albümün şarkı listesini vereyim;

"Frekans - İlkbahar İntiharları" Tracklist:


01. Intro
02. İlkbahar İntiharları
03. Karanlık
04. Ne İstedin feat. Serkan
05. Herkesten Farksızsın feat. Gözde
06. Burası Değil
07. Uçurumlar feat. Gözde
08. Arınma Seansları
09. Cinayet
10. Koş Kurtar Kendini
11. Taviz Verme feat. Şeyda & Serkan
12. Anason
13. Zorro feat. Şeyda
14. No Money
15. Faile İnfaz
16. HBBY feat. Yunus Emre
17. Günah Keçileri feat. Yunus Emre

Albüm:Frekans-İlkbahar İntiharları

Şarkı Sözleri:Frekans-İlkbahar İntiharları




20 Ağustos 2008 Çarşamba

Annemle aramdaki bir diyalog;

-Anne ya bu Emma(Watson)'da herkese vermiş ya...Hem Daniel(readcliff)'la çıkmış hem de
Rupert(grint)'la çıkmış...
-İyi ne yapayım oğlum,git namusunu temizle:D:D:D

Şimdi bu yazıyı anlayamayabilirsiniz.O yüzden zorlamayın,bir de şunu söyleyim sakın yanlış amlamayın...Hem tam olarak böyle geçmesede diyalog buna yakın olarak geçti ve anateması buydu falan filan...Sadece paylaşmak istedim...

6 Ağustos 2008 Çarşamba

Linkin Park-Bu Adamları Dinleyebilirsiniz:)


Linkin Park;şu aralar(tüm gün)dinlediğim bir grup...Adamlar gerçekten işlerini yapıyorlar.Saygı duyuyorum grup üyelerine...Özellikle Shinoda'ya(yanlış hatırlamıyorsam böyleydi adı...)Rock ve Hip-Hop seslerini çok güzel harmanlıyorlar.Birazcıkta bu yüzden seviyorum onları...Gerçekten müzik yapıyorlar yani...Bence... Linkin Park'ı duymuşsunuzdur veya dinlemişsinizdir,şimdi benim açıklama yapmama gerek sanırım...Ama eğer dinlemediyseniz,dinleyince hoşuna giderse kendiniz araştırırsınız zaten...Bu arada şunu da söylemeliyim ki;bu şarkılar en sevdiğim şarkıları...
O zaman...Buyrun dinleyin...











5 Ağustos 2008 Salı

Yansiklopedi-Saçmala Saçmalayabildiğin Kadarların Sitesi (Herhalde???)


Siz hiç Yansiklopedi'yi duydunuz ya da girdiniz mi?Ben duydum ve girdim;değişik,istenilebilen kadar saçmalanabilen bir site...Eğer bu saçmalıklara siz de katılmak isterseniz buyrun bu kapıdan alalım sizleri...

2 Ağustos 2008 Cumartesi

Eğlencelik;Yeti Sports

Bugünkü konum KocaAyak Yeti...Evet arkadaşlar yeni keşfim Yeti Sports'u sizlere sunarım...Bu Yeti Sports'u daha önceden duymuştum.Ama pek ilgimi çekmemişti...Ezik oyunlardan biri sanmıştım.Amavelakin' eğlenceli bir oyunmuş...YetiSports bir seri arkadaşlar.Bende YetiSports 1'den 8'e kadar var.Benim en çok hoşuma giden 3. oyunu oldu.Onu aşağıdan da olduğu gibi buradan da indirebilirsiniz.Sizin için internet alemine yükledim:DBu oyununda elinize bir penguen veriyorlar,gülle fırlatma misali havaya pengueni atıyorsunuz...Fazla yer kaplamayan güzel bir oyun,oynayın deneyin derim...
Evet bunu anlatmak için yeni gönderiyi tıklamıştım.Bu yani,başka birşey yok:D

Link:Yeti Sports 3

Sağlıcakla Kalın...


İyi Günler...

29 Temmuz 2008 Salı

Kolera vs Ayben


İki albüm çıkalı bayağı oldu.Ama ben Kolera'nın albümünün çıktığını daha dün öğrendim.Yeni öğrendim yani...Çıkacağını biliyordum ama çıkalı bayağı olmuş.Neyse;ben daha bugün dinledim iki albümü de...Fena değildi ikisi de...
Ayben'in albümünde biraz daha rock ögeleri vardı,enstürmanlar falan öyleydi.Kolera'nında bir parçasında böyle davul,gitar falan var.Kolera'nın albüm yine böyle hafiften dinlendirici,kulağı yormayan bir albüm olmuş...Ayben'in şarkıları böyle başınızı ağrıtıyor,çok bağırıyor,yani şimdi Ayben abla alınmasında o cırtlak sesiyle söyleyince hiç çekilmez oluyor:D...
Bugün hoparlörler çalışmayınca(aslında 2,3 gündür çalışmıyorlar)ben de kardeşimin mp4'üne attım...Ama albümlerin isimlerini tanımayınca alet karşık verdi şarkıları,zaten tanımlayamadığı albüm isimlerini bilinmeyen albüm başlığı altında topluyor ve karışık veriyor işte şarkıları..Demek istediğim;bu seferde bir Kolera şarkısı koymuş,bir de Ayben şarkısını koymuş.Şimdi böyle olunca da çok değişik birşey oldu,sanki karşılıklı iki kişi atışıyorlarmış gibi oldu:DÇok değişik oluyor bence siz de bir deneyin...Ayben de öyle bağıra bağıra söyleyince birazcık daha o havaya giriliyor.Kolera biraz daha olgun,biraz daha sakin yaklaşıyor olaylara,Ayben'de bağırıyor çağırıyor,bilemiyorum yani...Ama bence Kolera kazandı gibi...Evet evet o daha iyi...Söyledikleri nedense bana biraz daha akla yatkın geliyor...Şimdi dinliyorumda aynı Sagopa'da da olan sesinde kendini dinleten bir tonlama var...Bilemiyorum ama Kolera daha iyi...İkisini işini yapıyor falan ama,Kolera daha iyi...(bir kez daha tekrarlamış oldum ama:D)Biliyorsunuz bu aralar Sultana'nın albümü de çıktı.O da bambaşka bir konu zaten:DAma onu daha dinlemedim...Daha doğrusu dinlemek istemedim...Neyse...
Böyle işte arkadaşlar...Bu arada;

Mir'ac Kandiliniz mübarek olsun...


Sağlıcakla Kalın...



İyi günler...

26 Temmuz 2008 Cumartesi

Metallica-Death Magnetic



Metallica asla benim ilgi alanıma girmese de bunu yayınlamak istedim...Adamlar yeni bir albüm çıkartıyorlarmış.60 yaşından sonra yeni bir albüm işte...Albüm kapağı da bu olacakmış.Adı da:Death Magnetic...Artık bilmiyorum son albümleri olur herhalde...



Olmayacak herhalde bu yazı ya neyse boşverin...Ben buraya albümle ilgili bir kaç bilgi kayayım yeterli olur herhalde...İngilizce koyacağım ama kusura bakmayın zaten ilginizi çekmez herhalde...

Albüm'le ilgili fazla birşey bulamadım.Ama Track List'ini sunayım sizlere...

1-That Was Just Your Life

2-The End Of The Line

3-Broken, Beat & Scarred

4-The Day That Never Comes

5-All Nightmare Long

6-Cyanide

7-The Unforgiven III

8-The Judas Kiss

9-Suicide & Redemption

10-My Apocalypse



Ha unutmadan bir de bu grubu sevenler vardır herhalde...
Eğer varsa zaten benim söylememe gerek yok ama ben yine de söyleyeyim...
Metallica ; 'ünlü trash metal grubu'nun 27 Temmuz'da İstanbul'da konseri varmış...İsteyenler gideceklerdir tabi ama bilet kaldığını sanmıyorum...Ama canınızı sıkmayın sorun değildir diye düşünüyorum...

Sağlıcakla kalın...

İyi günler...

23 Temmuz 2008 Çarşamba

Mersin-Silifke Off! Grubu Hatıra Fotoğrafı...



Bu kampta Off! Büyük ihtiyaç sinek var haşere var herkes muhtaç.Bizimle dost ol,bizimle arkadaş.Off!'unuz bitiyor bak yavaş yavaş.Orada,burada,sahada,uzay çatı altında Off!'çu gençlik neredeyse taraftarı yanında...
Silifke kampından bir hatıra:DKardeşlerim sizleri öpüyorum...

Doğum Gününüzle İlgili Herşey...

Az önce internette bloglara bakarken...Bir arkadaşın blogunda gördüm...(blogun ismini verirdim ama o da başka bir arkdaşında görmüş:D)Web adresine doğum tarihinizi giriyorsunuz...O tarihle ve kendinizle ilgili her türlü bilgiye ulaşıyorsunuz.Doğdunuz gün hit olan şarkıdan tutun da o gün kü gazetelerin ilk sayfalarına kadar herşey...
İşte burcunuzdur,uyumuzdur,korkularınızdır,burç özelliklerinizdir,hangi ünlülerle aynı burçtasınız,doğdunuz sezon kim şampiyon olmuş,doğdunuz yılın devlet büyükleri kimmiş,özellikleriniz neler, ve daha birçok ilginç saptama orada mevcut...değişik eğlenceli bir site olmuş...

Link:http://www.hediyedenizi.com/

Reklamları Aldık...


Arkadaşlar sonunda blogumuza reklam almayı başardım...Baktım google'dan ses seda yok.Yerel reklam firmalrında yöneldim.İyi ki de yönelmişim.Ne varsa Türk firmalarında var.Adamlar ikiletmediler bile.Başvurumu yaptım ertesi gün onayladılar.ReklamStore inşallah bizi utandırmaz...Ki öyle birşey düşünmüyorum:D
ReklamStore işini iyi yapıyora benziyor...İnşallah daha çok ilerler...Eğer sizinde aklınızda blogunuza reklam alama gibi bir düşünce varsa...Hiç google'la falan uğraşmayın...ReklamStore'dan alın reklamlarınızı...
ReklamStore bir de referans banner'ı hazırlamış...Onu da sunayım sizlere...




Ben de ReklamStore'u kullanıyorum.Ve inşallah kullanmaya da devam edeceğim...

ReklamStore:http://www.reklamstore.com


Sağlıcakla kalın...



İyi günler...

7 Temmuz 2008 Pazartesi

Hot Chip-Over And Over

Dediğim K-Bar'lardan yediniz mi bakayım...:)Neyse bunu sonra konuşuruz:)

Mutlaka dinlemesi gereken bir grup ve özellikle bir şarkı.Benim dikkatimi çeken bir şarkı,klibi de gayet ilgi çekici.Çok iyi bir çalışma olmuş.Kendilerini kutluyorum.Öteki şarkıları güzel onlara da bir bakın derim.Klibi buradan izleyebilirsiniz...
Şarkıyı da aynı yerden izleyebilirsiniz,yani buradan:)
Hot Chip'i daha önce klipleri aracılığıyla duymuştum.Hoşuma da gitmişti,ama nedense unutmuşum herhalde.Bugün yine aynı klibi tekrar görünce 'aaa ben bunu araştıracaktım' dedim.Sonra sizlerle de paylaşmayı istedim.Klip ve şarkıyı buradan dinleyebilir ve izleyebilirsiniz...

Sağlıcakla Kalın...


İyi Günler...


Klip:



Şarkı:

6 Temmuz 2008 Pazar

Mutlaka Deneyin...

İnsanlar için hep diyet yiyecekleri tatsız tutsuz şeylerdir ya.İşte bu öyle değil.Diyet çikolatası olduğu halde,diğer çikolatalardan daha lezzetli daha tatlı.Kellogg's'un K-Bar'ları var ya onlardan bahsediyorum.Hemde sadece 90 kalori:)Artık müptelasıyım o çikolataların.Bence siz de denemelisiniz...Ama şeftalili olanlarını (resimdeki),Bir de çikolatalısı var bunun.Ama başka birşey bu.Böyle ısırıyor musunuz ısırmıyor musunuz belli olmuyor.Ağızınızda eriyor hoş bir duygu içinde oluyorusunuz..Yani gözlerinizi kapatıp o duyguyu o anı yaşamak istiyorsunuz...Hani, reklamlarda oluyor ya aynı onlardan...Yaşamanız lazım.Çikolatalının resmini de aradım ama bulamadım.Siz bulursunuz ama.

Diyeceğim o ki,mutlaka denemeniz lazım...:)


Sağlıcakla Kalın...


İyi günler...

2 Temmuz 2008 Çarşamba

7 Günde Einstein Olun...


7 Günde Einstein Olun!
Beynin herhangi bir kas gibi olduğunu ve egzersizlerle güçlenebileceğini öne süren İskoçya'daki Edinburgh Üniversitesi'nin Biyomedikal Bölümü'nden Prof. Mark Lythgoes'in 1 hafta süren programı BBC'de yayınlandı. Programa katılan 100 kişinin IQ'larında, yüzde 40 oranına varan artış görüldü. Bu artış katılımcıların programa katılmadan önce girdikleri testle, programdan sonra uygulanan test sonuçları karşılaştırılarak elde edildi.

İşte bir haftalık program;

Pazartesi: Akşam yemeğinde yağlı balık yiyin. İşe ya yürüyerek ya bisikletle ya da daha önce kullanmadığınız bir araçla gidin.

Salı: Sözlükten bilmediğiniz sözcükleri öğrenin. Ve bunları günlük konuşmanızda kullanmaya çalışın.

Çarşamba: Yoga, Pilates ya da meditasyon derslerine katılın. Daha önce tanımadığınız bir insanla konuşun.

Perşembe:''Devamı burada''

Cuma: Alkol ve kafein tüketmekten kaçının. Alışverişe çıkarken listeyi ezberlemeye çalışın.

'7 günün 7'si de burada'


Sağlıcakla kalın...


İyi günler...

22 Haziran 2008 Pazar

Superman Olmak İstemiyom Anne:):):)


''Biraz ukalayım kendime göre hergün aynı hikaye de kahramanım yoruldum anlatamıyorum superman olmak istemiyom anne.Elim cebimde temiz bir çocuktum.Tsubasa gibi topa vurmak isterdim hep sonunda hayalim oldu içimde yanan ateşin adını buldum.Çok birşey istemem huzurum olsun.Dünya malı evet hergün oğlum.Beyaz büyük bir arabam olsun 6000 devirde gürültü kopsun.Ben büyüdüm adam oldum.İşler değişti bugün yakışıklı adam,detone vokallerime bile bayılır kızlar.
Beni hasta ettin anlamıyorsun komplekslerimin üstüne hiç yoktur.Paranoyak megolaman adı her neyse benim;hepsi ben de hepsi tepemde,kur kafanda kur yunus emre iyi niyetli iyi insan şimdi nasılsın iyi çocuğun da derdi budur aslen.
Derler bana sen manyağın tekisin tatlı bir tipsin ama biraz delisin,benim evimde benim huzurum kaçtı.''

Bu sözleri Yunus Emre'yle Frekans yazmış...Bir baktım sanki benim gibi sanki ben de yazsam böyle yazardım.Güzel olmuş.Ben de yazayım dedim:):):)(çok ufacık ufacık değişiklikler yaptım ama birşey olmaz herhalde:))
Bu sözler şarkı halinde ama karar veremedim koysam mı ki bloga diye...Ama zaten albümü her yerden bulabilirsiniz.Underground olduğu için sorun olmaz...İyi o zaman...


Sağlıcakla kalın...


İyi günler...

21 Haziran 2008 Cumartesi

Söylenecek Söz Yok


Artık bu noktadan sonra birşey söylenecek gibi durmuyor.Maç çok güzeldi.Son dakika Rüştü'nün yediği küfürlerin haddi hesabı olduğunu sanmıyorum...
Herkes Türkiye'nin attığı gol dakikasında dua ediyordu işte o dualar büyük ölçüde işe yaradı.Resmen bir mucize gerçekleti sahada...
Hırvatların teknik direktörleri de az fırlama değildi...O adam zaten euro 2008'in en genç teknik direktörüymüş ve profesyonel bir rock grubu var...Küpeden belliydi zaten:)
Maçı şimdi Semih Şentürk kazandı desek yanılmış sayılmayız...Tabi ki de öteki futbolcularımız da çok ter döktüler de gene de Semih'in yeri bir başka...Allah'ın müslümanlara bir armağını sayılabilecek bir durum...
Hırvatların maçı kaybettikleri zaman ağladıkları sırada içimden ''siz de müslüman olsaydınız siz de kazanırdınız'' demek geçti,dedim de zaten aile içinde:)
Öyle işte Türkler bir mucize daha yaşadı...''Allah'a şükürler olsun'' demekten başka birşey gelmez elimizden...
Yalnız bu güzel olayları kutlama kisvesi altında iğrençliklerini insanlarla paylaşan magandalara da göz açtırmamalıyız.Nedir o silahlar öyle pat pat.Yazık günah ya silah zaten iyi birşey olsa savaşlarda kullanılmazdı.Allah korusun böyle güzel günlerde kutlamalara gölge düşürecek davranışlarda bulunmayalım...

Evet sosyal mesajı da verdikten sonra...:)

Şaka bir yana bunlar önemli şeyler dikkat edilmesi gerekiyor...

Bir kez daha Millilerimizi özellikle de Semih Şentürk'ü kutluyor başarılarının devamını diliyorum...

Sağlıcakla kalın..
.


İyi günler...

20 Haziran 2008 Cuma

Tebrikler... 1000 Gösterimi Geçtik 1001 Gösterim Olduk...

Allah'ım bugünleri de gördük şükürler olsun...

Evet değerli takipçilerim:DBlogumuz değil blogum 1000 tekil gösterimi geçti,1001 tekil gösterim aldı.Tıpkı ''1001 gece masallarındaki gibi'' desem de inanmazsınız çünkü biliyorsunuzdur masalları.Böyle birşey yapsam sizi saf yerine koymuş gibi olurum herhalde,o yüzden bu konuyu erken kapatıyorum:D

Devam edelim ''maceranın'' nasıl başladığına:)Herkes gibi güzel birşeyler yapmak istemiştim...
İnanın şimdi aklıma geldi ; 1001 gece masallarındaki gibi bir masal uydurmak isterdim blogla ilgili ama bu seferde inanın ki hiç gözüm yemiyor:)

Yani sonuç itibariyle 1001 tekil gösterime ulaşmanın; ulaşmış olmanın sevincini yaşıyor ve yazıyorum...
zeytiniseviyoruz'u sizlerle beraber bugünlere getirdik.Bunu yaptıysak devamını da getirebiliriz:D
Haydi kardeşlerim,haydi bacılarım hep birlikte devam edelim(kusura bakmayın seda sayan'ın reklam filmi gibi oldu ama) desteğe:)

Sağlıcakla kalın...


İyi günler...

19 Haziran 2008 Perşembe

Sizce Bu Bir Rastlantı mı?

Evet arkadaşlar blogumuzun başarısının farkında olan:D bir futbolcu arkdaşım...özgeçmişini yayınlamamı istedi...Eee haliyle ben de kıramadım.Benim konuya onun da reklama ihtiyacı vardı:P Her neyse konuya başlayayım.Muratla aramızda geçen konuşmayı buraya yazıyorum;

-kardeşim(ikimizi çok severiz de);benim özgeçmişimi zeytiniseviyoruz'da yayınlar mısın?

Ben de dedim ki

-tabii ki neden olmasın sen özgeçmişini hazırla o zaman

-Eeee

-Eee'si işte ben de yayınlayayım

-Peki başlığı ''Sizce Bu Bir Rastlantı mı?'' yapabilir misin?

-Tamam yaparım.

-Tamam o zaman...


dedi...(ve dedik:D)


O halde bende sözümü tutup yazayım(yayınlayayım);

MURAT YILMAZ (futbol özgeçmişi)

MURAT YILMAZ 2000 yılında ilk futbola iskitler spor kulübünde başlamıştı ve hocası tarafından fiziği yetersiz ve zayıf olarak görülüyordu.Ama hocası bir kere denemeye karar verdi ve bir amatör maçında oynattı.Dediğide çıkmıştı çok yetersiz ve zayıf kalıyordu.1 gol atmıştı ama hocası ona bir tavsiye verdi.Fiziğini ve kalıbını güçlendirmesi için kondisyona ağırlık vermesini istedi.Murat hocasının dediğini yaptı ve tam 1 sene çalıştı haftanın bütün günü idmanlara gitti bazen yoruldu ama hiç yılmamıştı devam etti.Bir sene sonra fiziği mükemmel ve kondisyonu muhteşemdi Murat Yılmaz hocasına çok güvenmişti ve sonu bir harikaydı.Murat Yılmaz maçlara çıktığında süper oynuyordu.Her maçta gol ortalaması yüksekti iskitler spor'la her maçta gol atıyordu ve ANKARA Kupası'nı kaldırmışlardı ve bütün iyi takımları yenmişlerdi(Ankara Gücü,Gençlerbirliği,Ankara Demir Spor vs) Finalde Gençlerbirliği Oftaş'la maçları vardı ve Murat Yılmaz bu maçta attığı 2 süper golle takımını zafere ulaştırmıştı.Murat Yılmaz o sene 39 golle Gol Kralı olmuştu ve bu aldığı ilk değerli ödülüydü.Ondan sonra aldığı diğer gol krallıkları (2004-2005-2006 ve 2007). Bu güzel oyunundan dolayı Ankaraspor'a transfer olmuştu sonra Oftaşspor'a bir sürede Ankaragücü'nde ki PAF(Profesyonelliğe Alıştırma Futbol Ligi) Takımlarında oynadı ama en iyi sezonunu burada Ankaragücü PAF Takımı'nda gerçekleştirmişti . Çünkü hem 42 golle Gol Kralı olmuş hem de AVRUPA GENÇLER GOL KRALLIĞI SIRASI'nda 7. olmuştu ve Fransa'da 7.lik kupasını kaldırmıştı.Oynadığı kulübün başkanı değişmişti.2005 senesinde federasyon başkanı Ankara temsilcisi olmuştu ve bu Murat Yılmaz'ın önünün açılmasına yol açmıştı çünkü o zaman U15 MİLLİ TÜRKİYE TAKIMI'na forvet oyuncu aranıyordu ve Murat Yılmaz'ı seçmişlerdi.Murat Yılmaz çok heyecanlanmıştı.İstanbul'a uçakla seçmelere gitmişti.
Çok iyi oynayanlar vardı ama Murat Yılmaz kararlıydı.Milli futbolcu olmak istiyordu ve seçmeleri zorda olsa kazanmıştı Murat Yılmaz çok mutluydu.Ailesi de gururluydu. Murat Yılmaz ilk Milli Takım formasıyla Malta'yla yaptıkları maçta tam 4 GOL atarak U-15 TÜRKİYE Milli Takım formasını hakkettiğini herkese göstermişti. Murat Yılmaz şu an 17 yaşına giriyor ve Milli Takımda tam 42 Maçta 56 Golü var (U-15de : 22 maçta 27 gol U-16da : 18 maçta 28 gol U-17de 2 maçta 1 gol) SİZE GÖRE BU BİR RASLANTI MI? :D BİZCE DEĞİL...


Bu yazının hepsini(Özgeçmiş kısmını)yazan: Murat Yılmaz
(Murat yazdığı için düşük ve anlamsız cümleleri benden bilmeyin:P)

Lan tamam;iyi tamam güzel hoş da şu imlaya biraz daha dikkat etseydin ya...düzeltene kadar ağladım ya...(ya kusura bakma bir kaç yeri de değiştirdim falan ama:):):))
Neyse sonuç olarak herkesin gönlü oldu.

Murat kardeşim futbol hayatında sana başarılar dilerim.Yalnız İsviçre'ye gidip de benim için eli boş dönmeni de unuttum sanma:D

Sağlıcakla kalın...


İyi günler...

16 Haziran 2008 Pazartesi

Hahahahaahaaaaahaaaaaa

Gol!Gool!!Goool!!!

Saatler 21:45'i gösterdiğinde kalpler ve hayatlar durmuş,birleşmişti.Bütün Türk milleti
tek yürek olmuştu.Maçın ilk yarısı Türk Milli Takımı kendisinden beklenen oyunu sergileyemese de ikinci sahadfa bir kaplan gibi kükredi bir fırtına gibi esti.Kimse bu futbolu beklemiyordu onlardan.Bir kez daha futbolun Türkiyede yürekle oynandığını kanıtladılar.Resmen Allah yardım etti.Bir mucize gerçekleşti sahada.-Bir tufan bir gök gürültüsü,aman Allah'ım neler oluyordu sahada(tamam abarttım biraz:D)-
Maçın en kötü oyuncusu Tuncay;en iyi oyuncuları ise,ARDA,NİHAT KAHVECİ ve HAMİT'ti.Gerçekten iyi futbol sergilediler.Allah başarılarına başarılar katsın,Allah ne muratları varsa versin:)Bizi böylesine mutlu ettiler.Sevinçten insan yerinde duramazdı.
Söylenecek laf yok zaten fazla,ciddi ciddi maçı çevirdiler işte daha da ötesi yok yani...Maçın adamı da Nihat abi seçildi ve de hakkıdır.Nihat abide birşey de dikkatimi çekti,uzun süredir yurtdışında yaşamasına rağmen çok güzel Türkçe konuşuyordu.Bu da çok hoşuma gitti açıkçası.
Çek'lerin de hakkını yememek lazım,adamlar güzel oynadılar.Ama bizimkiler daha iyiydi:D
Bütün oyuncularımızdan Allah razı olsun...

Sağlıcakla kalın...


İyi günler...

15 Haziran 2008 Pazar

Ben Büyükelçi Olacağım

Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım. Ben büyükelçi olacağım.

14 Haziran 2008 Cumartesi

Helldorado-A Drinking Song












Son zamanlarda Milli Takım oyuncularımızın omuz omuza girerek söyledikleri şarkı var ya...Hah işte o;o şarkıda Helldorado isimli bir grubun şarkısının melodisi kullanılmış...Mtv miydi,Dreamtv miydi tam hatırlayamıyorum gezerken karşıma bu melodi çıktı...Dedim; ''aaa bu bizim Milli Takımın şarkısı değil mi?'' değilmiş:)
Hatırlarsanız bundan öncede Cat Steven'ın şarkısı ''Lady D'arbanville'' uyarlanmıştı.Şu anda aklımda uçuşan fikirlerden biri de niye hep böyle yabancı şarkılardan yapıyorlar , Milli duygularımızı diken diken yapan şarkıları???Güzel olmuş mu? olmuş...Zevkle dinliyor muyuz? dinliyoruz...Ama insanın aklına böyle düşünceler ve sorular geliyor...Neyse biz işimize bakalım,yazımızı yazalım...:D
Bir de şu yönden bakmak lazım ki Helldorado diye bir grup tanınmış oldu.Hoş önceden bilenlerimiz vardır,buna ben de dahilim.Ama ben isminden dolayı önyargıyla yaklaşıyordum...Bu şarkıları hoşuma gitti ama...Hoş bir tınısı var...
Sonuç itibariyle dinlediğimiz şarkı;

Helldorado-A Drinking Song

'muş...

Şu anda da dinleyebilirsiniz...

Sağlıcakla kalın...

İyi günler....

12 Haziran 2008 Perşembe

Cengiz Aytmatov Hakk'ın Rahmetine Kavuştu


Bugün üzücü bir haberle yazıma başlıyorum Cengiz AYTMATOV hayata gözlerini yummakla beraber veda etti...Dünyanın en önemli edebiyatçılarından olan Aytmatov 10 Haziran 2008'de Almanya'nın Nurnberg şehrindeki Klinikum Nord'da böbrek yetmezliği tanısıyla öldü...
Edinilen bilgiye göre 16 Mayıs 2008'den beri bu klinikte böbrek yetmezliği teşhisiyle tedavi görüyordu.En son komaya giren Aytmatov 10 Haziran günü yaşama veda etti.Çoğumuzun ''Selvi Boylum Al Yazmalım'' filminin senaristi olarak tanıdığı sevilen edebiyatçı Kırgız Cengiz Aytmatov'un bir çok eseri bulunmaktadır...
Kendini kanıtladığı ve en önemli eseri ise Cemile'dir.Louis Aragon Cemile'yi ''en iyi aşk hikayesi'' olarak tanımlamıştır.
Benim kendisi hakkında pek fazla bilgim olmamasına rağmen hoş bir sempati duymaktayım.Birkaç blogda kendisi hakkında yazılar yazmış ama ben de onun anısına birşeyler yazmak istedim...
Mekanı cennet olsun...


Yunus Emre'nin notu:Arkadaşlar edebiyatçımızın ruhuna bir Fatiha'da bizler hediye edersek mutlu olacaktır...

Sağlıcakla kalın...

İyi geceler...

10 Haziran 2008 Salı

Sülünler Yumurtadan Çıkıyor

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün gerçekleştirdiği proje kapsamında nesli tükenmekte olan sülünlerin yumurtadan çıkış anına tanıklık yapın. Sülün yumurtaları çatlamaya başladı. Sülünler yumurtadan çıkıyor. 13 Haziran 2008 tarihine kadar 24 saat boyunca keyifle izleyebilirsiniz.
Sülünlerin yumurtadan çıkışını 5 gün boyunca 24 saat canlı izleyebilirsiniz.


Kaynak:http://haber.mynet.com/main/sulun.html

7 Haziran 2008 Cumartesi

Çok Güzel Fotoğraflar Bunlar


Arkadaşlar blogspot'da geziyordum ki yabancı bir arkadaşın bloguna rastladım.Sanırım sadece enterasan ve güzel fotoğraflar üzerine kurulu bir blog...Blogu gezerken çok güzel fotoğraflara rastladım.Ama kimin veya kimlerin yaptığını bilmiyorum.Ama adamlara saygı duydum yani.Helal olsun...Resmen sanatlarını icra etmiş adamlar...Soldaki fotoğrafta karpuzdan insan yüzü çıkartmışlar...Hani bizimkiler yapıyorlar ya sepet falan,karpuzdan.Yani bunu görünce çok şaşırdım.Anladığım kadarıyla tek seferde,tek bir karpuzdan direk oyarak yapmışlar.Takdire şayan bir çalışma olmuş bence...Çok güzel bir kompozisyon olmuş.Meyvelerin uyumuydu falan tek kelimeyle süper olmuş...Tekrar tebrik ediyorum...

Sağdaki resimde de deniz canlılarını ele almışlar,bir güzel oymuşlar...Bence bu da çok güzel bir çalışma olmuş...Başka bir sürü çalışma var ama benim için en çok göze çarpanlar bunlar...Demek ki insan hayal gücünü zorlarsa yapamayacağı şey yok...Bunlar benim hoşuma gidenler...Verdiğim bağlantıda daha fazlasını bulabilirsiniz...

Sağlıcakla kalın...

İyi günler...

4 Haziran 2008 Çarşamba

''Dünya Çevre Günü''nüz Kutlu Olsun


Bugün başlıktan da anlayacağınız gibi ''Dünya Çevre Günü'' ve gününüz kutlu olsun:)
Bugün okullar yeşil alanlara giderek çöp toplayacaklar.Deniz kıyısındaki okullar da sahile inip sahili temizleyeceklermiş.Aldığımız son bilgiler böyle...Zaten çoğu okul ya dikkate almıyor.Ya da çocuklar okula gitmiyor.Genel de de insanlar da kene korkusu var.Şu sıralar da artmış. -öyle diyorlar yani-
Bir de başımıza kene çıktı ya...Durup dururken...Araştırmacı ve gündemi takip eden insanların aklına genelde bunun komplo olduğunu geliyor.Çünkü eskiden kene ısırığı öyle büyük birşey değilmiş...Neyse konudan sapmayalım....:D


Dünya Çevre Günü'nün tarihçesi ise şöyle;;;

1972 yılında İsveç’in Stokholm kentinde yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı'nda alınan bir kararla, 5 Haziran günü Dünya Çevre Günü olarak kabul edildi.


Eeee fazla geniş bir tarihçesi olmasa da yine de aklınızda bişeyler oluşmuştur...:D
Neyse artık önümüzdeki yazılarda görüşürüz...

Kendinize iyi bakın,sütünüzü sıcak içmeyin,arkdaşlarınızla iyi anlaşın,annenizi üzmeyin....:D

İyi günler....

3 Haziran 2008 Salı

KÜÇÜK SİNEMACILARDAN BÜYÜK FİLMLER YARIŞMASI 2008


Bir önceki yazımda bahsettiğim (-şu katılıp katılmayacağım belli olmayan kısa film yarışması-)kısa film yarışmasından biraz bahsetmek istiyorum.Arkadaşın teki de istemiş zaten bu da bir vesile oldu...Evet IICFF(International Istanbul Film Festival-Uluslararası İstanbul Film Festivali-)'nin düzenlediği bir yarışma.Yarışmaya;11-15 yaş arası gençler katılabiliyor...Resmi sitedeki açıklama ise şöyle;

''Biz kimiz?
Uluslararası İstanbul Çocuk Film Festivali (IICFF), dünyanın her tarafından gelen filmlerin her yıl İstanbul'da gösterildiği uluslararası bir organizasyondur. Yarışmayı bu yıl dördüncü kez düzenliyoruz. Geçen yıl, Küçük Sinemacılardan Büyük Filmler Yarışması'na katılan ve 6-15 yaş arası Küçük Sinemacılar'ın çektiği, ödüle değer bulunan 12 film de festival kapsamında gösterilmiştir.

Neyi arıyoruz?

6-15 yaş arası kendi filmini çeken ve Uluslararası İstanbul Çocuk Filmleri Festivali 2008'de filminin gösterilme şansına sahip olmak isteyen yönetmenleri arıyoruz.


Biz ne yaparız?

Çocuklar için yapılan filmleri gösteririz. Her türlü yapımı kabul ediyoruz; çizgi film, aksiyon, komik filmleri, hüzünlü filmleri, sanatsal filmleri ve dizi filmleri. Sizin gönderdiğiniz filmleri, film yapımcıları, oyuncular, yönetmenler, yazarlar, psikologlar, senaryo yazarları, televizyon programcıları ve eğitimcilerden oluşan seçim komitesi değerlendirmeye alır.


Siz ne yaparsınız?

Sinemada gösterime gireceğini düşündüğünüz filminizi bize gönderin. Filminiz jüri tarafından seçildiği takdirde, diğer Küçük Sinemacıların ve profesyonel sinemacıların yaptığı filmler ile birlikte gerçek sinemada yüzlerce çocuğa gösterilsin.


Eğer katılmak isteyen buyursun kazanacakları ise şöyle;

Ne kazanabilirsin?

Seçilen filmler Küçük Sinemacılardan Büyük Filmler Yarışma Ödülleri için yarışacak. Ödüller her zaman heyecanlı gerçekleşen Uluslararası İstanbul Çocuk Film Festivali (IICFF) Açılış Galası ve Ödül Töreninde duyurulur. Oscar ödülleri gibidir fakat sadece Küçük Sinemacılar içindir. Kazananlar evlerine plaket ile dönerler ve katılan herkese sertifika verilir. Birinci olursanız Dijital Kamera, İkinci olursanız Dijital Fotoğraf makinesi eğer üçüncü olursanız DVD Player kazanabilirsiniz.

Resmi web sitesi


İşte böyle umarım yararlı bir yazı olmuştur...


İyi günler....

28 Mayıs 2008 Çarşamba


Bugün 28 Mayıs 2008 yarın edebiyat sınavım var.Ve ben de burada oturmuş bunu yazıyorum.Aslında daha önceden çalıştım.Ama neyse...
Ne güzel söylemiş Yılmaz Erdoğan,yağmur yağdıkça şiirini...
Arkadaşlarla Allah izin verirse 10 Temmuz gecesi Mersin'e doğru yola çıkacağız...Ve inşallah Haziran'ın ilk haftasında aylardr uğraştığımız drama çalışmalarımızı insanlarla paylaşacağız.Ayriyetten ben ve birkaç arkadaşım tango gösterisi yapacağız.Bakalım neler olacak.Bugün ne yazacağımı bilmiyordum.Ama başladım yazmaya işte ne bileyim öylesine dedim ki ''blog benim değil mi lan illa bir konusu olmak zorunda mı?''Öyle işte...
Ne bileyim belki kuzenim kişisel iletisine koyduğu yazıdan buraya geldiniz ya da google'dan;belki de bunu bildiğim için,o yüzden bu kadar rahat yazıyorum.Her neyse işte...
2,3 gün oldu, istanbulfilmhouse'dan ''film ve oyunculuk yönetimi'' dersi almak istediğimi belirteli,belki önceden dökümanları yollamışlardı ben yeni gördüm belki de yeni yolladılar yeni gördüm...Yazdırdım, daha yeni yaptım bu işi...Ben de hayret ettim normal de böyle şeyleri hiç yazdırmazdım yazıcıdan ya hadi hayırlısı...
Bu aralar kısa film yapmaya merak saldım.Yakında bir de kısa film yarışması var.Bakalım neler olacak ona katıladabilirim de katılmayadabilirim de...Ondan önce de oyunculuğa merak salmıştım...Sonra annemler falan biraz ''boşver ne işin var sen mi kaldın oyuncu olacak'' deyince bir de drama eğitmenimiz de onu ima edince...Dedim o uzun vadede yapılacak bir iş onu bir süraliğine askıya aldım.İşte şimdi de kısa filmciliğe merak saldım bakalım hayırlısı...
Neyse....
İyi günler........

22 Mayıs 2008 Perşembe

Ffffffff!!! ''73'' Almışım....


Sevgili okuyucularım,daha önceki yazımda da değindiğim edebiyat yazılısı sonucumu öğrendim...Veee şoka uğradım 73 almışım yaaa....:(:(:( Candan öğretmenimin(edebiyat öğretmenim) dersi son dersti,bütün teneffüsler kadını rahat bırakmadım ama birşey demedi,hatırlamadığını söyledi ama 70,75 gibi birşey olduğunu söyledi...Nihayet son iki ders gelip hoca geldiğinde notları okudu ben de 90 vb . bir not beklerken;73 aldın Yunus Emre deyince şok oldum...Önceki yazılımda 75 di...Aslında edebiyatım çok iyidir benim ve de çook severim edebiyatı:)Deneme sınavlarında hep tam çekerim...de işte böyle oldu yani diyeceğim o:)Belki merak etmişsinizdir:)O kadar velveleye vermişim ki ortalığı arkadaşlar sonuçları öğreninceye kadar kaç almışsın diye sorup durdular:)
Ama son derste Candan hocayla tango yaptık:)Yakında gösterimiz olacak onunla da ilgili yazarım bir ara...:):):)Daha gidip sağlık raporu alacağım:)
Sağlıcakla kalın:):):)...

19 Mayıs 2008 Pazartesi

Bugünün Az Buçuk Özeti...


Bugün ne yazsam bu gün ne yazsam diye düşünmekle beraber sıkıntıdan patlarken,aklıma bugünle ilgili yazı yazmanın iyi olacağı geldi.Şu anda patron ve da poet in beraber yaptığı zaman beni katlederken adlı şarksını dinliyorum.Şu andan bir 4 saat kadar önce okula gitmek üzere annem tarafından uyandırıldım ve kahvaltı yaptıktan sonra yola çıktık...Bizim okullarımız yanyana o ilköğretimde öğretmenlik yapıyor ben de yan okulda öğrencilik yapıyorum...Okula geldikten sonra okullara ayrıldık.Ben liseye gittiğimde kimse yoktu...Bir kaç kız arkdaşımı gördüm onlarla selamlaştık biraz sohbet ettik...Sonra biraz sıkılarak 30 dakika boyunca öğretmenlerin ve öğrencilerin okula doluşmasını izledim...Sonradan gelenler bahçede bekliyorlardı.Ben de sevdiğim öğretmenlerimi gördüğümde hepsine selam verdikten sonra ne yapacağını bilemeyen öğrenci moduna girip etrafta dolanmaya başladım.Sonra baktım bizim arkadaşlarda gelmiş.Onlarla konuştum biraz...Aslında benim amacım edebiyat yazılımın sonucunu öğrenmekti..O gün öğretmenlerde gitar çalıp gösteri yapacaklardı.Aslında öğretmenlerle aram çok iyidir-ayıptır söylemesi çok sosyal bir öğrenciyimdir:)))Dersimize girmeyen öğretmenler bile beni bilir ve severler-İşte o anda hocanın yanına gidip sonucu soramadım her gittiğimde ya arkadaşlarıyla şakalaşıyordu ya da birşeyler yiyordu...Dedim;neyse Ömer Şamil veya başka bir arkadaşım gelirse onla beraber gider sorarız diye düşündüm.Sonra ingilizce öğretmenimizle konuştum.Onunla da bir projemiz var proje hakkında falan konuştuk...Daha sonra bahçeye tekrar gidip arkdaşlarımla selamlaştım.Sonra yoklamaya ismimi yazdırdım.Çağrı'ya sordum(sınıf başkanımız);''tamam mı çağrı gidebilir miyiz artık diye'' , o da ''kafana göre takıl kardeş ben yoklamayı aldım'' dedi.Sonra herkes topluca anfi tiyatro'ya gitmek üzere yola çıktı...Ben son bir defa daha edebiyat öğretmenime bakmaya gittim ama bulamadım...Onlar da anfiye doğru yola çıkmışlardır diye düşündüm...Sonra annemi aradım bir kaç denemeden sonra ona ulaştım-çok şükür:)-Sonra ben de eve gitmek üzere yola çıktım,anfi tiyatro ya giden yol evimizin bir üst sokağından geçiyor...Yolda giderken annemi gördüm onun yanına koştum arkadaşlarıyla anfi tiyatronun girişindeydiler...Gittim yanlarına öğretmen arkadaşlarıyla da merhabalaştıktan sonra da edebiyat notumu sordu...Ben de öğretmeni bulamadığımı ama Merve'nin bana söylediğini söyledim arada bir de espri vari birşey yaptım ben eve gidiyorum dedim...Sonra ayrıldım yanlarından eve doğru gittim:)(Merve'de bana bilmediğini ama 70'li birşey almış olabileceğimi söyledi,ben de olamaz öyle birşey en az 90 bekliyorum dedim.O da bilmiyorum emin değilim dedi.Ben de dedim ''neyse 70'li birşey almış olabileceğimi görmen bile işe yarar dedim ya 60'lı birşey aldığımı görseydin o daha kötü olurdu dedim''-güldü-sanki bana sen pollyanna'nın abisi misin der gibi baktı:)Bu sıralar iyimserim ondan olacak herhalde:))Sonra eve geldim anahtarla üst kapıyı açtım şarkı türkü söylerek büyük hevesle evin kapısını da açacaktım ki kardeşim sağolsun kapıyı açmış bekliyormuş;dedim bu çocuk ne kulak var hemen duymuş,halbu ki babamla yürüyüşe çıkıyorlarmış o sırada da ben gelmişim...Sonra onlar çıktılar...Ben de içerde oturdum biraz;bu yazıyı yazmanın düşünce evresini geçirdim...Sonra da yazdım işte... Şimdi de bir yerlere ailecek gitmeyi bekliyorum...Bugün de böylece bitti işte...Hayat da böyle birgün bitmeyecek mi???:):):)...Programımız burada sona ermiştir katılan herkese katılımlarından dolayı teşekkür eder esenlikler dileriz:):):)...

Dipnot:Arkadaşlar şimdi tekrar okudum da cümleler düşük olmuş,bazı yerler de anlatım bozukluğu.Aslında ben böyle bir insan değilimdir:):):) buradan edebiyat ve dil anlatım öğretmenlerimden özür diliyorum..İki sanatımda kuvvetlidir ancak böyle oldu:):):)İnşallah ana düşünceyi anlatabilmişimdir:):):)
Powered By Blogger