28 Ocak 2008 Pazartesi

Zeytin Yağı


Zeytinimizin ürünü olan zeytinyağının tarihini anlatmak istedim sevgili zeytinseverler...

Tarih, zeytinyağı üretimine ilişkin en belirgin izlerin Akdeniz’in tam ortasındaki Girit Medeniyeti’ne, M.Ö. 4500 yıllarına dek uzandığını göstermektedir.
Zeytinyağı kültürünün Akdeniz’deki diğer kavimlere yayılmasında en önemli rolü Giritliler oynamıştır; hem de yaklaşık 3000 yıl boyunca. Güçlü ticaret filolarına sahip olan Giritliler'in gerçekleştirdiği zeytinyağı ticaretinin günümüzdeki en canlı tanıkları, Knossos ve Faistos saraylarının yıkıntıları arasında bulunan 2 metrelik zeytinyağı küpleridir. “Pithoi” denilen bu dev küplerle beraber bulunan tabletlerde ise o günkü zeytinyağı ticaretinin nerelere yapıldığını ve zeytinyağının nerelerde üretildiğine dair bilgiler yer almaktadır.
Aslında zeytinyağı kültüründe Anadolu, coğrafya olarak hep vardır; ama ön planda görünen Ege’nin karşı yakasıdır. Bunun sebebi, Homeros’un Batı Medeniyeti’ndeki tartışmasız ağırlığından ötürü zeytinyağı kültürünün merkezine sürekli olarak Antik Yunan'ın yerleştirilmesidir. Helen Medeniyeti’nin sadece Ege’nin karşı kıyısını değil Anadolu coğrafyasını da kapsadığı unutulur. Milet’in, Efes’in, Foça’nın, Klazomenai’nin (Urla), Erythrai’nin, Assos’un Anadolu’da olduğu ihmal edilir...


Kaynak:http://tr.wikipedia.org/

Zeytin Fosili












Sevgili zeytinseverler sevgili zeytimizin atalarını fosili bulunmuş...Benim haberim yoktu ama sizin olsun diye koyuyorum...
Zeytin ağacına ilişkin mevcut en eski veri Ege Denizi’ndeki Santorini Adası’nda yapılan arkeolojik çalışmalarda ortaya çıkarılan 39.000 yıllık zeytin yaprağı fosilleridir. Kuzey Afrika’daki Sahra bölgesinde gerçekleştirilen arkeolojik araştırmalarda ise M.Ö. 12.000'e ait zeytin ağacı bulgularına rastlandı. İlk zeytin hasadının ne zaman ve hangi uygarlık tarafından yapıldığıysa bilinmemektedir...

Kaynak:http://tr.wikipedia.org

27 Ocak 2008 Pazar

Zeytinin Gelişim Psikolojisi:):):)


Efendim,zeytinimizin tarihini şöyle bir kavradıktan sonra yeşil zeytinlerin sofralarımıza gelene kadar neler yaşadığını hangi psikolojiler içinde olduğunu anlatmak istiyorum;
Herşey küçük bir fidanla başlamıştı;
Zamanla büyüyüp,gelişip dallanıp budaklanan ağacımız meyvelerini vermeye başlayınca -genellikle ege bölgesinde yetişdiği için- güzel egeli insanlarımız abilerimiz,ablalarımız bunları tane tane toplayarak ezmeden sakin işini bilen bir tavırla bunları toplayıp işlemeye verirler...
Küçük zeytin tanelerimiz işleme odasında neler oluyor demeye kalmadan arkadaşlarına veda ederler -eğer varsa- bazıları çizilir bazıları kırılır ama hala yaşam sevincini yitirmezler...Daha sonra zeytinleri yorduklarını düşünen zeytinci amcalar küçük,minik,güzel zeytinleri dinlenmeleri için kaplara doldurup dinlenme odasına alırılar...Saunada çok kalan zeytinler terledikleri için zeytinci amcalar onların acı tatlarını almak için haftada bir sularını değiştirirler...İsteyenlerine tuz atılarak 15 gün veya 1 ay gibi uzun sürelerde kendi hallerine bırakırlar...Uzun bir tatil ve sauna keyfinden sonra elbiselerini giyen zeytinler kaliteli birer zeytin olmanın gururuyla bizlere ulaşabilecekleri mekanlarda beklemeye başlarlar...Ve bu masalı dinleyenler onları daha fazla bekletmemek için onları alarak zaytinci amcaları zengin etmişler:):):)

Zeytinin Tarihçesi


Arkadaşlar öncelikle sevdiğimiz şeyi bilmemiz gerektiğini düşündüm.O yüzden zeytin hakkında birkaç bilgi vermek istedim...
''Zeytin ağacı, tarihin her aşamasında Akdeniz’de kurulan bütün uygarlıkların vazgeçilmez bir parçasını oluşturmuştur. Zeytin’in anavatanı Güneydoğu Anadolu’dur ancak zaman içinde önce Akdeniz kıyıları ve daha sonra Asya ve Amerika ile dünyaya yayılmıştır. Zeytin dünya insanı için sadece önemli bir gıda maddesi değil, aynı zamanda sağlık ve güzellik iksiri ve ışık kaynağı olarak da kullanılmıştır. Aynı zamanda Akdeniz uygarlıklarında ticaretin temeli olmuştur. Zeytinden yağ elde edilir ve bu iş için dünya üzerinde kullanılan ilk yöntemin zeytinlerin önce ayakla ezilmesi ardından sıcak su ile yağının alınması şeklinde olduğu günümüze kadar gelen bilgiler arasındadır. Daha sonra ise insanlık zeytini iki taş arasında ezmeye dayanan yöntemi keşfetmişlerdir. Bu yöntem az da olsa günümüzde hala kullanılmaktadır. Ancak bu iş için artık hidrolik presler kullanılmakta ve çalışmaları da elektrik yada dizel ile olmaktadır. Artık en modern sisteme yani kontinü tesislere geçilmiştir.''

KAYNAK:http://www.kaptanzeytincilik.com/
Powered By Blogger